Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres ile yaptığı görüşme sonrasında BRT’ye açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Tatar; “Kıbrıs’ta Federal Temele Dayalı Bir Anlaşma Olamaz”
“KIBRIS’TA FEDERAL TEMELE DAYALI BİR ANLAŞMA OLAMAZ”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile yaptığı görüşme sonrasında BRT’ye açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Tatar Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ile yaptığı görüşmede; Cenevre’de ortaya koyduğu 6 maddelik önerinin arkasında durduğunu, yeni siyaseti ve Kıbrıs’ta artık yan yana yaşayan iki ayrı egemen eşit bağımsız devletin iş birliğinde anlaşma olabileceğini tekrarladığını kaydetti. Kıbrıs’ta federal anlayışla bir çözümün söz konusu olamayacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar; yan yana yaşayan iki devletli çözümden başka bir çıkış yolunun olmadığını aktardı.
“RUM’A YAMA OLMAYACAĞIZ”
Kıbrıslı Türklerin silah zoruyla ortaklık cumhuriyetinden atıldığını, haksız geçen süreçler sonunda Rum devletinin Avrupa Birliği’ne üye olduğunu ve bunun sonucunda Türkiye ile aramızdaki bağları kopartıp federal anlayışı kabul edip Rum hükümetine yama olmamızı beklediklerini ama bizim bunu asla kabul etmeyeceğimizi; bizim pozisyonumuzun gerçekçi olduğunu dile getirdiğini söyledi. Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da Kıbrıs Türk halkının haklarını savunduğunu, Kıbrıs Türklerinin yanında olduğunu vurguladığını da sözlerine eklerken, 50 yıldır değişmeyen statünün artık değişmesi gerektiğini ifade ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar; böyle bir ortamda anlaşma olamayacağını dile getirdiklerini ifade etti. Kıbrıs’ta sağlık ve diğer konularda iş birliği yapılabileceğini; hayatın devam ettiğini ve bunun her iki halka da faydalı olacak şekilde adımlar atılabileceğini sözlerine ekledi. Bu bağlamda devletten devlete yetki kullanımı bağlamında bu şekilde bir sürecin hareketlenebileceğini, bu çalışmaların güven ortamı yaratabileceğini ve kurumlar arası iş birliğinin devletten devlete iş birliğine dönüşebileceğini; Kıbrıs’ta gerçeklere dayalı bir çözümün artık böyle süreçlerden sonra olabileceğini detaylı bir şekilde konuştuğunu dile getirdi.
“ANASTASİADİS ÇOK AGRESİF”
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in cuma günü yaptığı konuşmada çok agresif olduğunu, bu şekilde bir konuşmanın bu diyalog sürecine bir katkısının olamayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar sözlerine şöyle devam etti; “1963’lerde başlayan Kıbrıs meselesinde Kıbrıs’ı Yunanistan’a nasıl bağlarız diye yaşanan süreçte; 1974’ten önce ve sonra adada devam eden kanlı çatışmalar sonrasında varlığını sürdüren Kıbrıs Türk halkı, 1974’te Kıbrıs Barış Harekatı ile özgürlüğüne ve bağımsızlığına kavuşmuştur. O günden bugüne kimsenin burnu kanmamıştır. Genel sekretere bunları anlattığımda yine bir anlaşma olacaksa ve barışın sürmesi için, çatışma olmaması için bütün bu yaşananları dikkate alması gerektiğini vurguladım. O yüzden yan yana yaşayan egemen eşitliğe dayalı çözüm önerisini bir kere daha dile getirdim. Bütün bu konuşmalardan sonra genel sekreter de bir değerlendirme yapacaktır.
GUTERRES’İN YOL HARİTASI
Guterres’in yol haritası hakkında; pazartesi yapılacak 3’lü görüşmeden sonra bu konu ile alakalı daha detaylı konuşma şansım olacaktır. Bunun dışında, Jane Lute görevden ayrılıyor ve Genel Sekreter kendi kapasitesinde tekrar bir temsilci atıyor. Fakat görev ve yetkisini aşmamasını tekrar kendisine bildirdik. Güvenlik konseyinin kararı ve daha geniş yetkilerle bu eşit egemenlik ve uluslararası eşit statü talebimiz yerine gelmeden, resmi müzakereler başlayacak tarzında bir algının oluşmasına karşı olduğumuzu genel sekretere tekrar ifade ettik. Bizim söylediklerimizi de dikkate almak zorunda olduğu için kendisi de Jane Lute’un yerine atanacak olan temsilcinin, onun yetkilerinden daha fazla olmayacak şekilde görev yapacağını söylemiştir.” Toplantıya katılan Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Özel Temsilci Ergün Olgun, Müzakere Heyeti Üyesi Osman Ertuğ ve KKTC New York Temsilcisi Mehmet Dana’ya teşekkür eden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar: “Biz buraya çok güçlü bir ekiple geldik” dedi ve şöyle devam etti;
“BU BİR ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİDİR”
“Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş zamanında New York’ta yapılan çalışmaların, bizim bağımsızlık mücadelemizle aynı şekilde devam ettiğini halkımızla paylaşmak istiyorum. Türk Evi’nin KKTC ofisinin bulunduğu bu odadan size seslenmekten mutluluk duyuyorum. Bu mücadele bir özgürlük mücadelesidir. Bizim siyasetimiz doğru siyasettir. KKTC gerçeği artık kabul görmüştür. Kıbrıs Cumhuriyeti, Kıbrıs Türk halkını temsil etmez. Herkes burada neyin ne olduğunu bilmektedir. Politikamızı da Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne tekrar aktardık. Bunun sonucunda bizim eşit statüde masaya oturacağımızı da dile getirdik. Kıbrıs Türk tarafının pozisyonunda değişiklik olmadığını ve olmayacağını anlattık. Bizim Birleşmiş Milletler’den talebimiz, artık eşitlik temelinde bir anlaşmanın kabul görmesidir. 1960 anlaşmalarına baktığımızda orada iki kurucu, ortak halk vardır. 1974’ten sonra biz tamamen dışlanıyoruz. Sonrasında kendi devletimizi kurarak bugünlere kadar geldik. O bakımdan, egemen eşitliğin tanınması, uluslararası eşit statümüzün kabul görmesi bizi tekrar bir müzakere masasına taşıyabilecek asgari koşullarımızdır. Egemen eşitlik ve uluslararası eşit statünün tanınması halinde uluslararası toplumun ve Rum tarafının Türk tarafını daha fazla ciddiye alacağını vurguladık. Bizim fikrimiz açık ve nettir. Biz Türkiye Cumhuriyeti’nin de desteğiyle bu politikayı sürdürüyoruz.”
“YENİ SİYASETİ GERÇEKLERİYLE ANLATTIM”
Cumhurbaşkanı Tatar, kendi kendini yöneten, geleceğini tayin eden Kıbrıs Türk halkının ortaya koyduğu yeni siyaseti gerekçeleriyle anlattığını; federal temelde çoğunluğun azınlığı yöneteceği, Türkiye ile bağların koparılacağı bir sürece girmeyeceklerini vurguladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Kıbrıs Rum liderinin bu toplantıya hitap edebilmesi ama Kıbrıs Türklerinin edememesi yanlış bir harekettir’ diyerek tepkisini ortaya koyduğunu söyledi. Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşması bizim sesimiz olmuştur” dedi.