Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla KKTC İnsan Hakları Derneği Başkanı Hasan Yılmaz Işık ve yönetim kurulu üyelerini kabul etti
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla KKTC İnsan Hakları Derneği Başkanı Hasan Yılmaz Işık ve yönetim kurulu üyelerini kabul ederek görüştü.
Cumhurbaşkanı Tatar kabuldeki konuşmasında, Kıbrıs meselesinin aslında bir insan hakları meselesi olduğunu belirterek Kıbrıs Türk halkının uygulanan izolasyon ve kısıtlamalar nedeniyle yıllardır mağduriyet içinde olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti’nin her zaman Kıbrıs Türkü’nün yanında olduğunu söyledi.
Adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir antlaşmanın ancak iki devletli çözümle olabileceğine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Türk askerinin varlığı ve Türkiye’nin garantörlüğünün devamının güvenlik ve barış açısından önemini dile getirdi. Federal temelde ama AB içerisinde üniter bir yapıya evrilecek bir yapının çeşitli tehlikeleri içerdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türklerinin 1974 öncesine dönmek istemedikleri ve 1960 kuruluş anlaşmalarına göre en az Rumlar kadar egemen olduklarını ve devlet kurma hakkına sahip olduklarını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Tatar, tarihten gelen müktesep haklarıyla Kıbrıs Türk halkının ilerideki süreçte de devlet sahibi olmaktan asla vazgeçmeyeceklerini söyledi.
KKTC’nin üniversitelerinde 144 farklı ülkeden öğrencilerin eğitim aldığını ve ülkemizde pek çok ülkeden turistin bulunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, tüm bunların da bir tanınma olduğunu kaydetti.
Türk Devletleri Teşkilatı’na gözlemci üye olarak KKTC’nin kabul edilmesinin çeşitli alanlarda temsiliyet bağlamında önemli gelişmelere vesile olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Tatar, tüm dünyanın aslında Kıbrıs‘ta iki ayrı devlet olduğu gerçeklerini gördüğünü söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin de desteğiyle milli mücadelemizi sürdürdüğümüzü kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, insan haklarıyla bağdaşmayan izolasyonlar ve ambargoların devam etmesini kınamaya devam edeceklerini belirtti.
Gazze’de yaşananlara dünyanın ve BM Güvenlik Konseyi’nin seyirci kaldığını anımsatan Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin, Türkiye Cumhuriyeti’nin de desteğiyle güçlü olması gerektiğinin altını çizdi.
Devletin kurum, kuruluş ve sivil toplum kuruluşlarıyla güçlendiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC İnsan Hakları Derneği’nin yürüttüğü çalışmaları değerli bulduğunu belirterek sürdürülen çalışmalarda başarılar diledi.
KKTC İnsan Hakları Derneği Başkanı Hasan Yılmaz Işık da yaptığı konuşmada, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Bildirgesi’nin ilan edildiği 1948 yılından beri 10 Aralık’ın, Dünya İnsan Hakları Günü olarak kutlandığını dile getirdi.
Doğu Akdeniz’de barış ve istikrarın devamı için KKTC’nin tanınmasının tek seçenek olduğunu belirten Işık, KKTC’nin bağımsızlığının insan hakları bağlamından önemine vurgu yaptı.
Cumhurbaşkanı Tatar kabuldeki konuşmasında, Kıbrıs meselesinin aslında bir insan hakları meselesi olduğunu belirterek Kıbrıs Türk halkının uygulanan izolasyon ve kısıtlamalar nedeniyle yıllardır mağduriyet içinde olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti’nin her zaman Kıbrıs Türkü’nün yanında olduğunu söyledi.
Adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir antlaşmanın ancak iki devletli çözümle olabileceğine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Türk askerinin varlığı ve Türkiye’nin garantörlüğünün devamının güvenlik ve barış açısından önemini dile getirdi. Federal temelde ama AB içerisinde üniter bir yapıya evrilecek bir yapının çeşitli tehlikeleri içerdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türklerinin 1974 öncesine dönmek istemedikleri ve 1960 kuruluş anlaşmalarına göre en az Rumlar kadar egemen olduklarını ve devlet kurma hakkına sahip olduklarını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Tatar, tarihten gelen müktesep haklarıyla Kıbrıs Türk halkının ilerideki süreçte de devlet sahibi olmaktan asla vazgeçmeyeceklerini söyledi.
KKTC’nin üniversitelerinde 144 farklı ülkeden öğrencilerin eğitim aldığını ve ülkemizde pek çok ülkeden turistin bulunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, tüm bunların da bir tanınma olduğunu kaydetti.
Türk Devletleri Teşkilatı’na gözlemci üye olarak KKTC’nin kabul edilmesinin çeşitli alanlarda temsiliyet bağlamında önemli gelişmelere vesile olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Tatar, tüm dünyanın aslında Kıbrıs‘ta iki ayrı devlet olduğu gerçeklerini gördüğünü söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin de desteğiyle milli mücadelemizi sürdürdüğümüzü kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, insan haklarıyla bağdaşmayan izolasyonlar ve ambargoların devam etmesini kınamaya devam edeceklerini belirtti.
Gazze’de yaşananlara dünyanın ve BM Güvenlik Konseyi’nin seyirci kaldığını anımsatan Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin, Türkiye Cumhuriyeti’nin de desteğiyle güçlü olması gerektiğinin altını çizdi.
Devletin kurum, kuruluş ve sivil toplum kuruluşlarıyla güçlendiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC İnsan Hakları Derneği’nin yürüttüğü çalışmaları değerli bulduğunu belirterek sürdürülen çalışmalarda başarılar diledi.
KKTC İnsan Hakları Derneği Başkanı Hasan Yılmaz Işık da yaptığı konuşmada, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Bildirgesi’nin ilan edildiği 1948 yılından beri 10 Aralık’ın, Dünya İnsan Hakları Günü olarak kutlandığını dile getirdi.
Doğu Akdeniz’de barış ve istikrarın devamı için KKTC’nin tanınmasının tek seçenek olduğunu belirten Işık, KKTC’nin bağımsızlığının insan hakları bağlamından önemine vurgu yaptı.