Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Dünü, Bugünü, Yarınıyla Hellimin Avrupa’ya Yolculuğu” adlı panele katıldı.
“Hellim meselesinde de bizi Kıbrıs Cumhuriyeti ile muhatap etmek, bu halkı aşağılamaktan başka bir şey değildir”
Fotoğraflar
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Siyasal ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi’nin (SİTA) katkısıyla Kıbrıs’ın geleneksel ürünü hellimin Avrupa Birliği nezdinde Coğrafi İşaret ve Menşe İsmi Korumalı Ürün (PDO) olarak tescil edilme sürecinin ele alındığı, The Elysium Park’ta düzenlenen “Dünü, Bugünü, Yarınıyla Hellimin Avrupa’ya Yolculuğu” isimli panele katıldı.
Konuşmasına, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nü kutlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Tatar, hellimin uzun zamandan beri gündemde olduğunu belirtti ve Kıbrıs Türklerinin öz değerleriyle yıllardan beri hellim üretim ve ihracatı yaptığını, bunun da ekonomiye katkı sağladığını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Tatar, haksızlıklara rağmen üretim ve ihracatta artış yaşandığını ifade ederek hellime ilginin, bunun yansıması olduğunu kaydetti.
SİTA Başkanı Özdemir Tokel ve arkadaşlarını tebrik eden Cumhurbaşkanı Tatar, panel sonucunda yapılacak değerlendirmelerin çok önemli olduğunu söyledi.
Hellimde başarıda, hayvancı, üretici, çiftçi ve imalatla uğraşanların önemli rolü bulunduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, kendilerinin de siyaset anlamında bu işin nerelere gidebileceğini tartışmaları gerektiğini belirtti.
Cumhurbaşkanlığı’nın görüşme süreçleri içinde Avrupa Birliği ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi temsilcileriyle görüşmelerinde Kıbrıslı Türklerin haklarını korumak için gayret gösterdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Cumhurbaşkanlığı’nda hellim sürecinde üreticilerin haklarını korumak için katkı koyan herkese teşekkür etti.
KKTC Devleti’nin bu konuda önemli bir başarı gösterdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Cumhuriyeti ve Avrupa Birliği’nin, "sui generis" duruma rağmen sağlık sertifikasının tanınması ve gereğinin yapılması için ilgili şirket atamadığını, hâlâ daha ihracatın yapılamadığını ve bunun kendisini üzdüğünü söyledi.
Avrupa Birliği’nin artık ağırlığını koyması gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar; “Kıbrıs’ın gerçeklerine bakıldığında Kıbrıs’ta iki ayrı halk, iki demokrasi, iki ayrı devlet vardır. Kim ne derse desin, halkın mücadelesi ve başarısını kimse görmezden gelemez. Burada gerçek bir yapı vardır, üretim, çalışan ve halk vardır” dedi.
Haksızlığın hep birlikte göğüslenmeye çalışıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar; “Ben imalatçının sesiyim, üreticinin, hayvancının, sütçünün, oralarda çalışan on binlerce Kıbrıslı Türk’ün sesiyim” diye konuştu.
“AB hâlâ Kıbrıs’ın gerçeklerini bilmeden, bizi Kıbrıs Cumhuriyeti ile muhatap etmeye çalışıyor” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, Anavatan Türkiye’nin tam desteğiyle Kıbrıs’ta iki ayrı egemen, eşit devlet siyaseti sürdürüldüğünü, bundan kolay kolay geri adım atılmayacağını, bunun milli bir siyaset olduğunu belirtti.
“Biz AB yetkililerine diyoruz ki artık ‘wake up’, uyanın. Kıbrıs’ta bir uzlaşı, antlaşma ve çözüm istiyorsanız, Kıbrıs’ın gerçeklerine göre hareket etmek durumundasınız” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, Annan Planı’na “evet” diyen Kıbrıslı Türklere izolasyon, ambargo ve kısıtlamalar uygulanmaya devam edildiğini ve sözlerin tutulmadığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Tatar; “Bizi, tanımadığımız ve kabul etmemizin mümkün olmadığı şartlarda Kıbrıs Cumhuriyeti’nin onayına ve mührüne mahkûm edemezsiniz. Bu konuda hep birlikte hareket etmemiz gerekmektedir. Kısa günün kârına birbirimizi arkadan vuramayız. Devlete, bağımsızlığa, özgürlüğe, şehitlere ödenen bedellere sahip çıkmalıyız” dedi.
Hellimin ihracatının, KKTC ekonomisinin gelişmesi ve kalkınması için çok önemli olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, hellimin ihracatını sorgulamaya kalkışma noktasında ise Kıbrıs’ta bir antlaşma isteyenlerin iyi niyetini göstermek zorunda olduğunu söyledi.
Rum lider Hristodulidis ile bunu defalarca konuştuğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar; “Siz gerçekleri görmemekte ısrar ederseniz Kıbrıs’ta bir antlaşmaya gidemeyiz. Hellim meselesini de bu kadar uzatmak, bizi Kıbrıs Cumhuriyeti ile muhatap etmek bu halkı aşağılamaktan başka bir şey değildir” dedi.
Kıbrıs Türklerinin ayrı ve egemen bir devlet sahibi olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, bu devletin mührü ve otoritesinin yapılması gerekeni yapmakla muktedir olduğunu ifade etti. Hellimin tescillendiğini, bunun hep birlikte başarıldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, hellimin tescillenmesinin ürüne ve ekonomiye de değer katacağını belirterek KKTC Devleti gerçeğinin görülmesi ve başarının önünün açılmasını beklediklerini söyledi.