EN

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Dünya Su Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı

“Yaşadığımız kurak veya yarı kurak seneler, Su Temin Projesi’nin ne denli hayati olduğunu bir kere daha bize göstermektedir”

 
 
 
 
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın mesajı şöyle;
“Her sene olduğu gibi bu sene de 22 Mart Dünya Su Günü’nde, su kaynakları ile ilgili somut çalışmaların değerini kamuoyuna aktarmak, içilebilir su kaynaklarını, su yaşamını destekleyen çalışmaları ve su sorunlarına dikkat çekmekte fayda görüyoruz.
Resmi verilerin, ülkemizin yer aldığı Akdeniz bölgesi başta olmak üzere dünyanın çeşitli coğrafyalarında yaşanan su kıtlığını gözler önüne sermektedir. 
 
Dünya Su Günü’nü kutlarken, Türkiye ve KKTC arasında ‘asrın projesi’ olarak tanımlanan Su Temin Projesi’nin, KKTC’nin geleceğe güvenle bakabilmesinin, tarımdan turizme, sanayiden eğitime her alanda gelişiminin teminatı olduğunu bir kere daha idrak etmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Bilhassa içerisinden geçmekte olduğumuz kurak veya yarı kurak seneler, bu projenin ne denli hayati olduğunu bir kere daha bize göstermektedir.
 
1995 yılından bu yana Dünya Su Günü için belirlenen bir dizi tema olup her yıl belirlenen temalar sayesinde yeni farkındalıklara su aracılığıyla dikkat çekilerek suyun önemini farklı modellerle gündemde tutmaya çalışılmaktadır. 2023 yılı için seçilen tema ise ‘Ortaklıklar ve İş Birliği Yoluyla Değişimi Hızlandırmak’ olmuştur. Suyun Kıbrıs Adası ile buluşması ise yerel ve bölgesel ölçekte yeni iş birliklerinin gelişeceğine işaret etmektedir.
 
Kıt su kaynakları ile hayatını idame ettirmeye çalışan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkı, asrın projesi ile geleceğine ümitle bakmakla beraber, erkenci iklime sahip ülkemizde niş tarım ürünlerinin ve ikinci hasat yapabilecek ürünlerin, gelecekte üretilme ümidini taşımaktadır. Bu bağlamda Su Temin Projesi bağlamında Toros Dağları'nın suyunun, Akdeniz'den boru ile KKTC topraklarına taşınması bizim için nefes borusu olmaktadır. KKTC'ye yılda 75 milyon m³ su ulaşacak şekilde hazırlanan projenin, Kuzey Kıbrıs’ın 50 yıl boyunca kullanma ve içme suyu ihtiyacını karşılaması öngörülmektedir. Projenin gerçekleşmesiyle ortaya çıkan farkındalıklarla yerel kaynakların da korunması, halk tarafından benimsenir hale gelmiştir. 
Taşınan 37,76 milyon m³ suyun (bu %50,3'e tekabül etmektedir) içme-kullanmada, 37,24 m³ suyun ise sulama amaçlı kullanılması, projenin önemini bir kere daha bize göstermektedir.
 
20 Aralık 2018 tarihinde temeli atılan, kuraklıktan ve sulama suyu yetersizliğinden dolayı tarımsal kullanımın yaklaşık 50.000 dekarına aktarılması öngörülen suyun, Güzelyurt Ovası’nda bulunan narenciye bahçelerine geçişinin 2023 yılı içerisinde tamamlanması beklenmektedir. Bu çalışmaların tamamlanması ve Güzelyurt Ovası’nın sulama suyuna kavuşturulmasıyla bölgesel ve ülkesel kalkınmada önemli bir adım tamamlanmış olacaktır.
İçme suyu bağlamında ise geride kalan 245 km’lik bağlantı hatlarının 207 km’sinin ihalesi tamamlanmış olup çalışmaların büyük bir hızla devam ettiğini vurgulamak istiyorum. Hedefimiz su konusunda farkındalığımızın daha da artması, ekolojik dengenin göz önünde bulundurularak kalkınmanın sağlanmasıdır. Bu konuda kararlılıkla adımlar atacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın”.