EN

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel ve beraberindekileri kabul etti

“Pandeminin ve ekonominin yarattığı sıkıntılar geçicidir. Önemli olan; devlettir, egemenliktir”

Fotoğraflar

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, belediye başkan yardımcısı Alaattin Sonat, EkoAvrasya Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Eren, Etimesgut kaymakamı, belediye meclis üyeleri ve siyasi parti grup başkan vekillerini kabul etti.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar kabulde yaptığı konuşmada, kendisine yapılan bu anlamlı ziyaretten dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Kısa süre önce Ankara’ya yaptığı ziyarette Türk Tarih Müzesi ve Parkı’nı gezdiğini ve çok etkilendiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar; Türk tarihini, Türk soyunu ve atalarımızın Orta Asya’dan Doğu Akdeniz’e kadar süregelen başarılarının sergilendiği çok önemli ve tarihi bir müze olduğunu dile getirdi. Türk Tarih Müzesi’nin, KKTC’de de var olmasını istediğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Tatar, bunun gelecek nesillere bir miras olarak bırakılabileceğini söyledi.
 
“Kıbrıs Türk halkının kimliği, kültürü, milli şuuru ve maneviyatıyla buradaki pozisyonunu korumak ve geleceğe umutla bakabilmek en büyük temennimdir”
 
Cumhurbaşkanı Tatar şunları belirtti:

“Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC’nin Doğu Akdeniz’deki varlığı, büyük Türk milletinin bu coğrafyadaki hakkını koruması bakımından çok önemlidir. Rum-Yunan ikilisi adil olmayan planlarla bu coğrafyada, Kıbrıs’ı bir Yunan Adası yapmak için yıllardan beri uğraşmaktadır. Ülkemizde 21-25 Aralık, Milli Mücadele ve Şehitler Haftası olarak tarihe geçmiş, bu tarihlerde Rumların hain saldırısı sonucu birçok Kıbrıs Türkü şehit edilmiştir. Bütün antlaşmalara karşı gelerek yaptıkları soykırımlar, dünya tarihine Kanlı Noel olarak geçmiştir. Rumlar, hâlâ daha Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlama düşüncesinden vazgeçmemiştir. Oynadıkları oyun; adına federasyon dedikleri, zaman içerisinde Türkiye Cumhuriyeti’nin garantörlüğünden vazgeçmesi ve adadan Türk askerinin gitmesiyle Kıbrıs Türklerini diz çöktürmek ve Enosis hayallerini gerçekleştirmektir. Biz hiçbir zaman bunu kabul etmeyiz. Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle iki ayrı egemen eşit devletin iş birliği olmadan bir antlaşma yapılması imkânsızdır. Bu siyaseti de bütün dünyaya haykırıyoruz. 1974 sabahı adada barış sağlanmıştır. O günden bugüne kimsenin burnu kanamamıştır. Yaşanan onca acıdan sonra böyle bir başarı sağlanması, Türkiye Cumhuriyeti’nin adadaki varlığına bağlıdır. Kanlı Noel’le başlayan saldırılar; Kumsal, Kaymaklı, Ayvasıl, Taşkent, Muratağa, Sandallar ve daha birçok yerleşim yerinde devam etmiş; soydaşlarımız genç, yaşlı demeden hunharca katledilmiştir. Biz 1974 öncesine asla dönmeyiz. Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs adına yaptığı fedakârlıklardan her zaman minnet duydum. Aynı soydan gelen insanlar olarak önemli bir tarihimiz vardır. Büyük Türk milletinin kopmaz bir parçası olan Kıbrıs Türk halkının kimliği, kültürü, milli şuuru ve maneviyatıyla buradaki pozisyonunu korumak ve geleceğe umutla bakabilmek en büyük temennimdir. Bütün çalışmalar içerisinde Türkiye Cumhuriyeti ile aramızdaki gönül birliğine ve beraberliğine önem verdiğimi bir kez daha ifade etmek isterim. Kıbrıs Türk halkı 1974’ten beri verdiği ekonomik mücadelede de her zaman Türkiye Cumhuriyeti’ni yanında bulmuştur. Her alanda gelişen bir devletiz. Pandeminin ve şu anda ekonominin yarattığı sıkıntılar geçicidir. Önemli olan; devlettir, egemenliktir ve Kıbrıs Türk halkının bu topraklarda varlığının devam etmesidir. Kıbrıs Türk halkı asla başkalarının boyunduruğu altına girmeyecektir. KKTC’nin daha da güçlenebilmesi için bu gibi toplantıların hayırlara vesile olmasını temenni eder tüm çalışanlara teşekkür ederim.”

Kabulde; Cumhurbaşkanlığı Basın Yayın Araştırma ve Arşiv Danışmanı Aydın Akkurt, Cumhurbaşkanlığı Özel Danışmanı Muslu Akgüney ve Tarımcılık Hayvancılık ve Girişimcilik Danışmanı Ahmet Hamdi de hazır bulundu.