Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC’nin kuruluşunun 38. yılı dolayısı ile düzenlenen serginin açılışında yer almaktan dolayı mutluluk duyduğunu belirtti.

Yakın Doğu Üniversitesi’nde daha önce birçok sergi açılışı için bir araya gelindiğini fakat bugünkü açılışın daha anlamlı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, içinde bulunduğumuz koşullarda KKTC’nin değerini bilmenin ve tarihsel süreçte gelinen noktada kuruluşumuzun 38. yıl dönümünü kutlarken, geleceğe umutla bakabilmenin özgüveniyle bu çalışmaları değerlendirmek gerektiğini söyledi. Yakın Doğu Üniversitesi’nin tüm kurum ve kuruluşlarının da KKTC’ye, kuruluş ilkelerine ve KKTC’nin geleceğine olan güveninin artmasının ne kadar önemli olduğunun da altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar sözlerine şöyle devam etti:

“Bugün burada Kazakistan’dan gelen değerli sanatçımızın, bizim bu adada yaşadığımız tarihimizi; Muratağa, Sandallar, Ayvasıl ve diğer olaylarla ilgili onun elinden, onun sanatından resmedilmesi, bizim Türk dünyası ile gönül coğrafyasındaki birlikteliğimiz olarak ifade edilebilir.
Diplomatik sıkıntıları aşmak için KKTC kendi varlığını, Kıbrıs Türk halkının haklı mücadelesini ve sadece siyasi anlamda değil, kültürü ve sanatı ile de yapılan bütün çalışmaların dünyaya tanıtılmasında önemli rol oynamaktadır. Burada sanata ve kültüre bağlı insani değerlerle insan hakları arayışı içinde bu mücadeleyi yürütmenin de bahtiyarlığı içindeyiz. Bıkıp usanmadan yaratan ve üreten; geleceğe umutla bakabilen ve kendi insan değerlerini başkalarıyla paylaşabilme cesareti içinde olan Kıbrıs Türk halkının hak ettiği noktaya ulaşacağından hiçbir şüphem yoktur.
Dünyanın çeşitli ülkelerinden öğrencimiz varsa, ticari bağlantımız varsa bütün bunlar, KKTC gerçeğinin de bütün dünya tarafından görülmekte olduğunu ve hatta saygı duyulmakta olduğumuzu göstermektedir. Bizim güney komşumuzla bir derdimiz yoktur. Biz de anlaşma istiyoruz fakat adil, kalıcı, sürdürülebilir bir anlaşma istiyoruz. 1974 öncesine gitmek istemiyoruz. Tarihimize de baktığımızda yeni siyasetin ne kadar anlamlı ve değerli olduğunu görüyoruz. Biz onların egemenliklerine saygı duyuyoruz, onların da bizim devletimize, kültürümüze, demokrasimize saygı göstermesi ve dünyanın da buna aracılık etmesi gerekmektedir. Biz bu anlayışla mücadelemize devam ediyoruz. Biz geleceğe güvenle bakıyoruz. Doğu Akdeniz’de barışın, huzurun, istikrarın korunabilmesi için Anavatan Türkiye ile birlikte bu siyaseti sürdürebilmek, bizim için çok önemlidir. Kültür, sanat ve bilimsel alanlarda yapılan bu çalışmalar çok değerlidir.
KKTC vardır ve gelişmektedir. Her geçen gün geleceğe daha emin adımlarla yürümektedir. Sanata, kültüre ve bütün bu değerlere sahip çıkmak gerekir.  
Yakın Doğu Üniversitesi ailesine yaptığı bütün katkılardan dolayı teşekkür ederim.”