Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, New York’taki Birleşmiş Milletler binasının karşısında bulunan ve dün törenle açılışı yapılan 36 katlı Türk Evi’nde KKTC temsilciliğine de yer verilmesinden memnuniyet duyduğunu belirtti. “Geri Adım Atmamız Söz Konusu Değildir"
“GERİ ADIM ATMAMIZ SÖZ KONUSU DEĞİLDİR”
Birleşmiş Milletler 76. Genel Kurul çalışmalarının yapıldığı New York’ta bulunan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, dün Türk Evi’nin açılışına katıldı.
Fotoğraflar
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in yanı sıra çok sayıda yabancı konuğun katıldığı açılışla ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Tatar; “Bu güzel anı paylaşmaktan mutluyum” dedi. Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, açılışa katılan yabancı üst düzey yetkililerle de temaslarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Tatar: “Dünya diplomasisinin kalbinin attığı New York’un en seçkin bölgelerinden birinde bulunan Türk Evi’nin açılışına katılmaktan büyük memnuniyet duydum. Birleşmiş Milletler binasının hemen karşısında bulunan, 36 kattan oluşan Türk Evi’nde KKTC temsilciliğine de ayrı bir yer verilmesi bizi ziyadesiyle memnun etmiştir. Bu vesileyle başta Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere Anavatan Türkiye’nin yetkilileri ve Türk ulusuna şükranlarımı sunarım.
Bilindiği gibi Kıbrıs Türk halkı 1974’ten bu yana New York’ta bir temsilcilik bulundurmaktadır. Bu temsilcilik 1975’ten 1983’e KTFD, 1983’ten itibaren ise KKTC temsilciliği olarak faaliyet göstermektedir. Faaliyetlerini en yoğun olarak Birleşmiş Milletler nezdinde sürdüren temsilciliğimiz, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteryası ile sürdürdüğü temaslar yanında görev yapan ülkelerin daimi temsilcilikleri ve uluslararası kuruluşların mensuplarıyla da temas etmektedir. ABD’deki basın yayın kuruluşları ile de temas içinde olan temsilciliğimiz, özellikle New York ve New Jersey bölgesinde yaşayan Kıbrıslı Türkler ve Türkiye vatandaşlarıyla onların kuruluşları ve sürdürdükleri faaliyetleri yakından izlemekte, onları desteklemekte ve bu faaliyetlerinde onlara yardımcı olmaktadır. Bu vesileyle 1974’ten bu yana dünyanın bu önemli merkezinde ve zor şartlar altında görev yapan; kimileri aramızdan ayrılmış olan temsilci, temsilcilik mensubu ve tüm çalışanlarına teşekkürü borç bilirim.
Bugünkü açılışın, dramatik şekilde değişen dünya koşullarında Türkiye’nin yükselen gücünün de bir göstergesi olduğunu vurgulamak isterim. Bu gücün ortak ulusal davamız olan Kıbrıs konusuna da olumlu yansımaları olacaktır. Biz buraya egemen eşitlik, eşit uluslararası statü ve Kıbrıs’taki iki devlet arasında iş birliğine dayalı kurumsal bir ilişki oluşturmaya yönelik politikamızı anlatmaya geldik. Bu çerçevede Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ile önce ikili bir görüşme yapacağız ardından 27 Eylül’de ise onun daveti üzerine Rum lider Nikos Anastasiadis ile öğle yemeğinde bir araya geleceğiz.
Bizim pozisyonumuz bellidir ve bundan geri adım atmamız söz konusu değildir. Diyalogdan yanayız ancak bu diyaloğun anlamlı olabilmesi ve olumlu bir sonuca ulaşabilmesi, bahsettiğim ilkelere bağlı kalmakla mümkündür. Olası bir uzlaşının gerçekçi ve sürdürülebilir olması, bu ilkelerin kabulüne bağlıdır. Resmi görüşmeler, ancak bu ilkelere uymakla başlayabilir. Denenmiş ve başarısızlığı kanıtlanmış yöntem ve formüller, hiçbir şekilde bizi istenen hedefe ulaştıramaz.
Biz bu anlayış ve yapıcı tutumla, New York’taki temaslarımızı sürdüreceğiz. Bu vesileyle Kıbrıs Türk halkına New York’tan selam ve sevgilerimi gönderirim.”