Tüm dünyada olduğu gibi KKTC olarak bizler de iki yılı aşkın süredir Covid-19 salgını ile birlikte yaşıyoruz. 

Ülkemizde ilk kez 10 Mart 2020 tarihinde gündemimize oturan Covid-19 pandemisini başbakanlık dönemimden itibaren yakından takip ettim.  
Sağlık altyapısının güçlendirilmesi ve ülkeye acil durum hastanesi kazandırılması yönünde birçok girişimin yanı sıra, Cumhurbaşkanlığım süresince dünyada birçok ülke ile eş zamanlı ülkemize aşıların gelmesi konusunda gerekli girişimlerde bulunarak yakından takip etmeye devam ettim ve ediyorum.
 
Pandemi sürecinde gerek sosyal, gerek ekonomik ve gerekse sağlık sistemi açısından tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi KKTC olarak biz de etkilenmekle beraber; insanlarımızın mücadelesi, sektörlerin yeri geldikçe kademeli ve dikkatli açılımı ile ayakta kalabildik.
 
Virüsle yaşamayı öğrendiğimiz bu süreçte KKTC’nin dünya ölçeğindeki yeri yakından takip edilerek değerlendirilirken, yaşanan pandemi sürecinde sağlık alanında revize edilmesi tespit edilen hususlar yapılandırılmaya çalışılmaktadır.  

Virüsün evrildiği nokta ile günlük pozitif sayılarındaki azalmalar, havaların ısınması ve açık alanlarda bulanmaya başlamamız hasebiyle pandemi ile mücadelemizi giderek kolaylaştırmıştır. 

Son günlerde pozitif oranlarında görülen düşüş, birlik ve beraberlik içerisinde süreci büyük ölçüde iyi yönettiğimizi destekler niteliktedir.
 
Covid-19 pandemisi ile ilgili tüm dünyada kısıtlamaların kaldırılmaya başlandığı bu günlerde ülkemizde de ve ada içi sınır geçişlerinde İki taraflı Teknik Komite’nin ortak kararı olarak sosyal ve ekonomik istikrarın devamlılığı için kısıtlamaların kaldırılıyor olmasını memnuniyetle karşıladığımı belirtmek isterim.
 
Bir kez daha bu süreçte birlik ve beraberlik içerisinde sabır ve özgüvenle süreci yönetilmesine katkı koyan başta halkıma ve tüm sağlık çalışanlarına teşekkür ederim.