Cumhurbaşkanı Tatar kabulde yaptığı konuşmada, dava yoğunluğunun aşılabilmesi için Meclis’ten geçen yasaya göre, her yargıcın bir yardımcı hukukçu alabileceği şeklindeki yeni düzenleme ile yardımcı yargıçların katkısıyla daha hızlı bir şekilde karar süreçlerin ilerleyeceğini belirtti. Cumhurbaşkanı Tatar, “Süratli olarak davaların görülmesi ve kararların üretilmesi hepimizin temennisidir” dedi. 

Cumhurbaşkanı Tatar, Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ başta olmak üzere, tüm kaza mahkemesi ve yüksek mahkeme yargıçlarına başarılar diledi. 

49 yargıcın olduğu bilgisini aldığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin nüfus itibarıyla gelişmekte olduğunu, gerekirse yargıç sayısının artırılmasına yönelik çalışmaların yapılabileceğini belirtti.  Her türlü davanın görüldüğü bir durumda yargıç sayısının artması hususundaki düzenlemelerin yanı sıra bina, araç gereç gibi ihtiyaçların giderilmesinin ve kapasitenin artırılmasına yönelik yatırımların önemine değinen Cumhurbaşkanı Tatar,  adalet sisteminin daha verimli bir şekilde çalışması için devletin gerekli bütçe olanakları ayırarak ihtiyaçların giderilmesinin önemini dile getirdi. 

KKTC’nin bir hukuk devleti olduğunu, halkımızın bu topraklarda Kıbrıs’ın gerçeklerine göre kurulan düzende en iyi şekilde devletin sürdürülmesi için mücadelemizin birlikte devam ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, güneyden kuzeye yerleşen Kıbrıslı Türklere oluşan düzende mülkiyet rejimindeki düzenlemeler bağlamında eşdeğerlerine karşılık KKTC devleti tarafından tapuların verildiğini hatırlattı.  Bu tapuların zaman içinde geliştirildiğini, başkalarına satıldığını, zincirin bu şekilde 50 yıldan fazla bir süredir devam ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, son zamanlarda buradaki bir yatırımcının Güney Kıbrıs’ta yargılanmak suretiyle yakalanmasının KKTC ekonomisine bir darbe vurma girişimi olduğunu ve bunun asla kabul edilemez olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu mesele, devletten devlete çözülmesi gereken bir meseledir. Birtakım müzakere süreçlerine bu konular girmiş, bir antlaşma olduğunda takas, tazminat ve iade yöntemleriyle mülkiyet meselesinin çözüleceği yönünde uluslararası toplumun da desteğiyle bir anlayış gelişmiştir” dedi. 
20 yıl önce AİHM’in onayıyla kurulan Taşınmaz Mal Komisyonu’nun başvuru kabul ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, bu sürecin AB ve dünya ülkeleri tarafından onay aldığını kaydetti. 20 yılda 7 binden fazla başvuru yapıldığını, bir kısmının görüşülerek karara bağlandığını, tazminat ve birtakım iade ve takaslarla bu mekanizmanın yürütülmekte olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, “TMK etkin bir şekilde çalışmalarını sürdürmektedir” dedi. 

“Bu süreç etkin bir şekilde devam ederken, bir yatırımcının Güney Kıbrıs’ta yakalanması ve tutuklu yargılanması asla kabul edilemez”  diyen Cumhurbaşkanı Tatar, bu konuyu Birleşmiş Milletlerin gündemine getirilmesi talebini Holguin ile Londra’da yaptığı görüşmede görüştüğünü, ayrıca dün gerçekleşen Colin Stewart görüşmesinde de aynı konuyu gündeme getirdiğini söyledi. 

Yargımızın da bu konuları takip etmesi gerektiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, iyi niyetle mal mülk alan bir yatırımcının Güney Kıbrıs’ta yargılanmasının karşı taraftan gelen bir saldırı olduğunu ve bu konuları Yüksek Mahkememizin de ele alarak, hukukçular olarak bu konuları çeşitli ortamlarda gündeme taşıyabileceğini belirtti. 




Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ da, 16 Mayıs’ta Cumhurbaşkanı huzurunda yemin etmesinin ardından Yüksek Mahkeme başkanlığı görevini sürdürdüğünü, adli yılın yoğunluğunun ardından 1 Temmuz itibariyle adli tatile girildiğini, bu konuların ardından resmi ziyaretlere başladığını belirtti ve Cumhurbaşkanı Tatar’a kendisini kabul etmesi dolayısıyla teşekkür etti. Yüksek Mahkeme olarak Cumhurbaşkanı Tatar ile iletişim içerisinde görev yapmaktan dolayı memnuniyet duyduğunu ifade eden Özerdağ, sorunların giderilmesi için ileriye dönük strateji çalışmalarına başlandığını belirtti.  Dijitalleşmenin yanı sıra, bina ve personel gibi konularda gerekli çalışmalar yapılması gerektiğini söyleyen Özerdağ, son dönemde Meclis’te kabul edilen raportörlük yasasının Yüksek Mahkeme’deki yargıçların vereceği kararlara katkı yapacağını ve yapılan çalışmalara destek olacağını, yeni adli yılın başlaması ile raportör alınmasıyla yasanın uygulamaya girebileceğini belirtti.