Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar, KKTC 1. Aile Çalıştayı’nın açılışında vurguladı: “Ailenin korunması hakkı çocuğun haklarının korunması ile doğrudan bağlantılıdır"
Fotoğraflar
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar öncülüğünde, KKTC Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Cumhurbaşkanlığı Sosyal Destek Komitesi ile Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin paydaşlığında düzenlenen KKTC 1. Aile Çalıştayı başladı.
Aralarında Türkiye Cumhuriyeti Aile Bakanlığı uzmanlarının da yer alacağı, toplam 30 kurum, kuruluş ve ilgili bakanlıklardan yaklaşık 200 bireyin katılımıyla gerçekleşmekte olan çalıştayda, aile içi sıkıntılar ve boşanma nedenleri ele alınıyor.
“Aile toplumun temelidir”
Çalıştayın açılışındaki konuşmasına Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve konuklara katılımlarıyla ilgili teşekkür edip çalıştayın içeriği hakkında bilgi vererek başlayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar, ailenin toplumsal yapıdaki rolüne ve önemine vurgu yaptı.
“Aile toplumun temelidir. Anne, baba ve çocuktan oluşan aile, çocukların topluma ışık olabilmesi için en doğru şekilde yetiştirilmesini sağlayan birimdir. Aile, bir bireyin ilk eğitimini aldığı yanlışı, doğruyu gördüğü, öğrendiği bir kurumudur” diyen Sibel Tatar, ailenin şartsız sevginin olduğu, bireyin kişilik kazanmasına rol oynayan, en doğru bilgilerin verilmesini istediğimiz kaliteli ilginin yaşanabileceği ortam olduğunun altını çizdi.
Sağlam bir bireyin aynı zamanda sağlam ve güçlü bir toplum demek olduğunu ifade eden Sibel Tatar, şöyle devam etti: “Ailenin korunması hakkı çocuğun haklarının korunması ile doğrudan bağlantılıdır. BM Çocuk Hakları Sözleşmesi başlangıç bölümünde ailenin toplumun temel birimi olduğu ve tüm üyelerinin ve özellikle çocukların gelişmeleri ve esenlikleri için doğal ortamı oluşturduğu ifade edilmiştir. Çocuğun kişiliğinin tam ve uyumlu olarak gelişebilmesi için mutluluk, sevgi ve anlayış havası içinde bir aile ortamında yetişmesi gerektiği kabul edilmiştir.”
“Evliliğin devamını mümkün kılacak tedbirlerin alınması için devlet tarafından destek verilmesi gerek”
Evlenmenin de boşanmanın da tabii ve hukuki bir hak olduğunu kaydeden Sibel Tatar, boşanmaya karar vermiş bireylere hukuki yardım sağlanması nasıl insan hakları konusu ve devletin sorumluluğu ise aynı şekilde evliliğin devamını mümkün kılacak tedbirlerin alınması için de devlet tarafından destek verilmesi gerektiğine dikkat çekti. Boşanma sürecinde de çocukların zarar görmemesi için hukukçu ve psikologlardan oluşan bir desteğin devlet tarafından sağlanması gerektiğini belirten Sibel Tatar, “Anne – Baba ve eş olmayı öğrenmek gerek. Aile kurumundaki erozyon, hem dünyada hem de ülkemizde devam etmektedir. Evlilik oranları azalırken boşanma oranları artmaktadır” diye konuştu.
Boşanma oranı…
2016 yılında 1204, 2020 yılında ise 951 evlilik gerçekleştiğini, boşanma ve evliliğe bakıldığında ise 10 evlilikten 7'sinin boşanma ile sonuçlandığına dikkat çeken Sibel Tatar, aile kurumunun korunmasının temel bir insan hakları meselesi olarak kabul edildiğine vurgu yaparak “Ailenin korunması maddi ve manevi çeşitli desteklerle ulusal bir stratejik hedef olmalıdır” dedi.
Sibel Tatar, 21-22 Mart tarihlerinde Çocuk Hakları Çalıştayı yapılacağının da müjdesini verdiği konuşmasını
“Bir diğer güzel haber ise çalıştayda konusu geçecek birçok soruna cevap verecek üç değerli hocamızın yazdığı Mutlu Çocuklar Anne Baba El Kitabı’nı haftaya basıyoruz. Nisan başında ise devlet okullarında velilere yönelik Anne-Baba Okulu'na başlıyoruz. Aydınlatıcı, yol gösterici bir çalıştay diler, tüm katılımcılara teşekkür ederim” sözleriyle sonlandırdı.