Cumhurbaşkanı Tatar, Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nin 2021-2022 Akademik Yılı Açılış Töreni’nde konuştu;
“FEDERAL TEMELDE BİR ANLAŞMA BİZİ 1974 ÖNCESİNE GÖTÜRÜR”
Fotoğraflar
Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nin 2021-2022 Akademik Yılı Açılış Töreni’nde Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a Kıbrıslı Türkler ve Anavatan Türkiye arasında siyasal, ekonomik, kültürel ve bilimsel ilişkilerin geliştirilmesi konularındaki çalışmaları ve başarıları nedeniyle Fahri Doktora unvanı verildi.
Cumhurbaşkanı Tatar törende daha sonra, “Geçmişten Günümüze Kıbrıs Türklerinin Adada Varoluş Mücadelesi” konulu ilk dersi verdi.
Eskişehir ile Kıbrıs arasında Şehit Pilot Cengiz Topel gibi önemli bir bağın bulunduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Osmanlı İmparatorluğu’nun 1571’de 80 bin şehit vererek bir yılda Kıbrıs’ı fethettiğini, imparatorluk için Akdeniz Bölgesi’nde stratejik öneme sahip Kıbrıs Adası’nı almasının önemine işaret etti. 1878’e kadar Osmanlı idaresinde olan adada huzurun devam ettiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, adanın kiralanması ve Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra İngiltere’nin gaspı ile Kıbrıslı Türklerin mücadelesinin başladığını kaydetti.
1960 anlaşmalarının önemine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, o dönem Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanmasının önlenmesi için olağanüstü bir çaba harcandığını kaydetti ve “1960 Anlaşması, bizim tarihimizde önemlidir çünkü şu anda egemenlik ve devlet meselesinde bizim iddialarımız 1960 Anlaşması’nda devredilen egemenliğin iki ayrı halka verilmesidir. Kıbrıs Türk halkının egemenlik hakkı, en az Rum halkı kadar legaldir. Dolayısı ile 1571’den sonra başlayan mücadelemiz, 1960 Anlaşması ile daha kalıcı bir noktaya gelmiştir. Çünkü ENOSIS ve Rum-Yunan ikilisinin kanlı saldırıları, soykırım ve bizleri esaret altında yönetme arzuları geride kalmıştır. Kıbrıs’ta hiçbir zaman Rum-Yunan ikilisi, Türkleri yönetmemiştir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Makarios’un Kıbrıs Cumhuriyeti’ni yaşatma yerine; adayı Yunanistan’a bağlamak için sıçrama tahtası olarak gördüğünü söyledi. “Biz Kıbrıs’ta kendi haklarımızı talep ettik” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, adada Rumlarla birlikte yaşamak istediklerini ancak karşı taraftan aynı anlayışı görmediklerini vurguladı.
“RUM-YUNAN İKİLİSİ KIBRIS’I TÜRKİYE’SİZ AB’YE ALMA OYUNU OYNUYOR”
1974’ten sonra iki bölgeli, iki devlete dayalı bir yapı kökleşirken; Rum-Yunan ikilisinin Türkiye’yi Kıbrıs’ta işgalci göstererek federal temelde bir anlaşma için sürekli zemin yokladığını belirtti.
Federal bir çözüm olan Annan Planı’na evet diyen Kıbrıs Türk tarafının cezalandırıldığını; hayır diyen Rumların ise AB’ye alınarak ödüllendirildiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Tatar, bunun hem Kıbrıslı Türklere hem de Türkiye’ye yapılan bir haksızlık olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Tatar sözlerine şu şekilde devam etti: “Oynanan oyun şudur; federal temelde bir anlaşma, kuzeyi ve güneyi ile Kıbrıs’ı AB’ye almak demektir. Kıbrıslı Türklere, ‘Size AB’de bir gelecek vaat ediyoruz’ diyerek eşitlik temelinde bir anlaşmadan sonra Türkiye’ye de, ‘Sen AB’de olmadığın için yavaş yavaş Kıbrıs’tan çekileceksin’ mesajı veriyor. New York’ta üçlü toplantıda Sayın Anastasiadis’e BM Genel Sekreteri’nin huzurunda bunu teyit ettirdim.”
Görüşmede Anastasiadis’in, Rum tarafının Cenevre’de sıfır asker sıfır garanti talebinde bulunduklarını kabul ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, federal temelde bir anlaşmanın, adayı 1974 öncesine götüreceğini vurguladı.
Yapılmaya çalışılanın; Türkiye’nin adadaki askeri varlığının ortadan kalkması ile Ege Denizi’nden Akdeniz’e bir Yunan gölü yaratmak olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar; “Buna karşı dik durmalıyız, pozisyonumuzu korumalıyız” diye konuştu.