Cumhurbaşkanı Tatar, İsveç’te İslam’ın kutsal kitabı Kur'an-ı Kerim yakılmasıyla ilgili açıklama yaptı:
“İslamofobik nefreti şiddetle kınıyorum”
İsveç Yüksek Mahkemesi’nin Kurban Bayramı’nda bir cami önünde Kur'an-ı Kerim yakmak için yapılan başvuruya onay vermesini en ağır şekilde lanetliyorum.
Dinlerin kutsal değerlerine saldırmayı özgürlük olarak gören zihniyet, hiçbir hal ve koşulda meşru ve ahlaki değildir!
Demokrasi ve fikir özgürlüğü ile açıklanması mümkün olmayan bu türden nefret suçları dünya üzerinde 2 milyarın üzerinde insanın inancına ve kutsal değerlerine yönelik yapılan düşmanca bir öfkenin tezahürüdür.
Son 10 yıldır, insan hakkı, demokrasi ve fikir hürriyetinin beşiği sayılan Avrupa ülkelerinde artan ve ne yazık ki siyasallaşan yabancı düşmanlığı, göçmenlere yönelik yürütülen sistematik ötekileştirme ve literatürde İslamofobi olarak tanımlanan İslam dinine ve Müslümanlara karşı duyulan nefret, ayrımcılık, düşmanlık ve kin besleme ne yazık ki bugün çok daha büyük ölçekte karşımıza çıkmaktadır. Bu türden çağdışı yaklaşımlar tüm dünya insanlığına yönelik bir tehdit, dünya barışını dinamitlemektir.
Tarihi, dini ve kültürel varlıklarımıza yönelik saldırılar karşısında ilgili ülke yöneticileri ivedilikle böylesi nefret suçlarının failleri hakkında gerekli işlemleri yapmalıdır. Bu adımları atmak bir gereklilikten öte dünya barışı, huzuru ve insanlığa karşı bir ödevdir