EN

Cumhurbaşkanı Tatar, TAK'a yurt dışı temaslarını ve ülkedeki son gelişmeleri değerlendirdi:  “Türkiye’nin Kıbrıs siyasetinde herhangi bir değişiklik yok"

"Türkiye tarafından yeni siyasete verilen tam destek Kıbrıs Türk halkı için çok değerli"



 
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin iki ülkenin menfaatine yönelik gelişmeler sağlayabileceğini ancak Kıbrıs meselesinin bunların dışında olduğunu; Türkiye’nin Kıbrıs siyasetinde herhangi bir değişiklik olmadığını vurguladı.
 
Türkiye Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in “adada kalıcı ve adil bir çözüm için iki devletli dışında bir çözüm yolu olmadığı” söylemine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, yeni siyasete verilen tam desteğin Kıbrıs Türk halkı için çok değerli olduğunu kaydetti. 
 
Cumhurbaşkanı Tatar, dün “Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. Yılı Paneli”nde konuşan Güler’in “iki devletli çözüm konusunda herhangi bir tereddüt kalmadı” ifadesine vurgu yaparak, Türkiye’nin garantörlüğünün yaşamsal önemi olduğunu belirtti.
 
Güler’in uluslararası camiaya adada çözüm odaklı şekilde, iki tarafa eşit davranması çağrısını hatırlatan Cumhurbaşkanı Tatar, yeni ve milli siyasetin güçlenmesi için çalışmalarına devam edeceklerini söyledi. 
  
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye ve Avusturalya temasları ile son gelişmeleri TAK muhabirine değerlendirdi. 
 
- “Milli Savunma Üniversitesi’nde çok önemli mesajlar verildi”
 
Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50. Yılı Paneli’nde yapılan konuşmalarda son Kıbrıs siyasetinin anlatıldığını ve önemli mesajlar verildiğini kaydetti. 
 
İstanbul’dan önce gittiği, Sakarya’daki temasları hakkında da bilgiler veren Tatar, Sakarya Üniversitesi’nde kendisine fahri doktora unvanı verildiğini, KKTC ve Sakarya arasındaki münasebetleri geliştirmek üzere çeşitli iş insanlarıyla bir araya geldiğini anlattı. Sakarya’da gazilerle bir araya gelme şansı da elde ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, Barış Harekâtı’nın 50’nci yılında gazilerin KKTC’ye gelmek istediğini, bu yönde girişimleri olduğunu ifade etti. 
- “Avusturalya ziyaretinin yankıları devam ediyor…Ziyaretimize ilişkin yazışmaların sürdüğü bilgisini aldık”
 
Avusturalya temaslarına da değinen Cumhurbaşkanı Tatar, ziyaretin yankılarının devam ettiğini belirterek, özellikle bir bakanla görüşmesi üzerine Rum tarafının Avusturalya hükümetiyle yaptığı yazışmaların devam ettiği bilgisini aldığını belirtti. Avusturalya hükümetinin “kimsenin kendi toplumuyla görüşmesine engel olmayacağı” yönünde bir cevap verdiğini öğrendiğini söyleyen Tatar, bundan duyduğu memnuniyeti paylaştı. 
 
Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC olarak Avusturalya’da resmi bir toplantı yapmadıklarını ancak ilk kez bir Cumhurbaşkanı’nın bu sıfatla oraya gidip halkıyla bir araya geldiğini ifade etti. 
 
Avustralya eski Dışişleri Bakanı ve Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin Kıbrıs eski Özel Danışmanı Alexander Downer ile geçen günkü görüşmelerinde bu konuyu da konuştuklarını aktaran Cumhurbaşkanı Tatar, Downer’ın Kıbrıs’taki görev süresince 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat için vize almak konusunda uğraştığını ama başaramadığını söylediğini aktardı. Cumhurbaşkanı Tatar, Downer’in kendisini bir Cumhurbaşkanı olarak bunu başarmış olmasından dolayı tebrik ettiğini de söyledi.
 
Pandemi döneminden itibaren Avusturalya’daki Kıbrıslı Türklerle çevrim içi görüşmeler yaptığını ve o zamandan beri Kıbrıs Türklerinin Avustralya'ya göç edişlerinin 80'inci yıl etkinliklerine katılması için davet aldığını kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, oradaki vatandaşlarla kucaklaşma fırsatı bulduğu için çok memnun olduğunu belirtti.
1940’lı yıllarda Avusturalya’ya ilk giden Türklerin Kıbrıslı Türkler olduğunu; bu kişilerin Türkiye’den göç eden kişilere destek verdiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, zaman içerisinde Türk diasporasının oluşturulduğunu ve bazı Türklerin siyasette de yer aldığını belirtti.
- “Türkiye temsilciliklerinden hizmetlerini KKTC vatandaşlarına da sağlamasını talep ettik”
 
Cumhurbaşkanı Tatar, Avusturalya’da KKTC temsilciliğinin olmadığını ve şu anda tahmini 60 bin civarında olan vatandaşların bazı mağduriyetler yaşadığını dile getirerek, Türkiye elçiliklerinden bir protokolle hizmetlerin Kıbrıslı Türklere de verilmesi yönünde talepte bulunduğunu kaydetti.
 
Cumhurbaşkanı Tatar, Avustralya’da verilen en güçlü mesajın, “nerede olursa olsun Kıbrıslı Türklerin kendi değerlerini, kültürlerini kaybetmediği, her zaman tek yürek olarak KKTC’nin güçlenmesi için çalışıldığı” mesajı olduğunun altını çizdi. 
 
- “Holguin’in görev süresine ilişkin pozisyonumuz aynı… Ortak zemin yok”
 
Ülkedeki son gelişmeleri de değerlendiren ve Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri'nin Kıbrıs konusundaki Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar’ın görev süresinin uzatılmasına ilişkin açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Tatar, bu konuda pozisyonlarının aynı olduğunu kaydetti. 
 
Holguin’in görev tanımının “görüşme süreci için ortak bir zemin olup olmadığını araştırmak” olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Tatar, bu görev tanımının dışına çıkılmaya çalışıldığı izleniminde olduklarını belirterek, şunları söyledi:
 
“Diğer taraftan ‘görev süresinin uzatılmasını bekliyoruz’ şeklinde açıklamalar yapılıyor. Ortak zemin yoksa neyi uzatacaklar? Egemen eşitliğimiz ve eşit uluslararası statümüz kabul edilmeden müzakerelere geçmeyeceğiz. Bu pozisyon aynen devam ediyor.”
 
Holguin’e adaya geldiğinde siyasetlerini, Kıbrıs Türk halkının ayrı bir halk olduğunu, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin eşit kurucu ortağı olarak Rumlar kadar devlet tecrübesine sahip olduğunu, Kıbrıs Cumhuriyeti’nden 3 yıl sonra dışlandıktan sonra kendi imkanlarıyla bugün bu aşamaya kadar geldiğini anlattıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıslı Türklere yapılan haksızlıklara karşı doğrudan uçuş, ticaret ve temas taleplerini hatırlattı.
 
Cumhurbaşkanı Tatar, “Biz devlet sahibi bir halkız. Bu halkın arkasında buradan elimi uzatsam tutacağım bir Türkiye Cumhuriyeti var. Onun arkasında da Türk Dünyası var. Bizi öyle görsünler, öyle küçük bir cemaat görüp, bizi ezip, dayatma bir çözüme zorlayacaklarını hiç düşünmesinler.” dedi.
 
- “Pazartesi günü siyasi partileri Meclis’te bilgilendireceğim”
Bir soru üzerine, pazartesi günü başkanlığında yapılacak Cumhuriyet Meclisi oturumu hakkında da konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, talep üzerine siyasi partileri son gelişmeler hakkında bilgilendireceğini kaydetti.
Her zaman siyasi partilere bilgi vermeye çalıştığını, hiçbir “gizli saklısı” olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Cenevre’deki müzakere süreciyle ilgili olarak bu konuda daha önce aldığı eleştirilerin doğru olmadığını söyledi. 
 
- “Atlı merasim birliği diye bir şey söz konusu değil… Bunlar yıpratma çabaları”
 
Dün bir haber sitesinde yer alan Cumhurbaşkanlığı’nda atlı merasim birliğinin kurulacağı yönündeki iddialara ilgili olarak ise Cumhurbaşkanı Tatar, “böyle bir şeyin söz konusu olmadığını, Cumhurbaşkanlığının bilgisine gelir gelmez de olmadığı yönünde açıklama yapıldığını” kaydetti.
 
Açıklamalarına  rağmen, bazı milletvekillerinin bu konuyu devam ettirme çabalarını anlamsız bulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, böyle bir konunun hiçbir zaman gündemlerinde olmadığını da söyledi. 
Kaynağının da açıklanmadığı böyle iddiaları “yıpratma çabaları” olarak değerlendiren Cumhurbaşkanı Tatar, gerçeklerin günün sonunda her zaman ortaya çıktığını ifade etti. 
 
- “Mali Protokol’de yer alan projelerin hayat bulması önemli”
Cumhurbaşkanı Tatar, bugün imzalanan “2024 Yılı TC ile KKTC Hükümeti Arasında İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması”nın hayırlı olmasını da diledi.
Protokolün hazırlanması konusunda çok sayıda insanın emeği olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, protokolde yer alan projelerin hayata geçirileceği oranda ekonomiye katkıda bulunulacağını belirtti.
Pandemi, Rusya-Ukrayna savaşı, 6 Şubat Depremi gibi etkenlerden dolayı ekonomin zor bir süreçten geçtiğini ve bu unsurların ekonomi üzerindeki etkilerinin devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, tüm bunlara rağmen KKTC’nin ekonomisini iyi yönetebildiğini ve devletin mükellefiyetlerini yerine getirebildiğini ifade etti. 
 
Ülkede başta turizm alanındakiler olmak üzere yatırımların da devam ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, gelecek süreçte tüm sıkıntılara rağmen KKTC’nin ekonomik ve sosyal refahının artacağına inandığını belirtti.